31 Ocak 2015 Cumartesi

Boru tişort diktim.

Herkese iyi akşamlar dilerim. Bugün ocak ayını da bitiriyoruz. Zaman çok hızlı geçiyor ve ben hâlâ kaçırdığım günleri yakalayamamaktayım. Bu ay içerisinde sadece bir ürünüm olmuş. Ne rahatsız edici değil mi? Neyse fazla mağdur edebiyatına girmeyeyim. Ocak ayına ait bir yayınım daha olsun diye perşembeden beri uğraşmaktayım. Şimdi ağır bir proje diye düşünmeyin. Hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz.















20 Ocak 2015 Salı

Etkinlik yeleğimi diktim.

İyi akşamlar dilerim. Diktim diktim giydim bloğunun başlattığı yelek dikelim etkinliğine bir ürün verebilmek için var gücümle çalıştım. Elimdeki yelek kalıbı ne azmış meğer. Uygun kumaş bulmak da geceler boyu zihnimi meşgul etti. Sonunda en çok istediğim kumaşla, en beğendiğim modeli buluşturmaya karar verdim ( yapmam gereken de buydu zaten ama anca fark ettim).














Burda etkinlik başı ile aynı modeli beğenmişiz. Ama güzel yelek hakikaten. 90'ların en gözde modeli. Dergiyi aldığımda da ilk bu modeli dikmiştim ekose bir kumaşla. Çizgileri denk getirememiş idim. Yine de hatam üçüncü gözlere takılana kadar keyifle de giydim. Bu saadet uzun sürmemişti. İşte modeli belirlerken eski duygularım depreşti yine. Peki kumaşım nasıl? Ben papatya hanımları görmüş bir kuşak olarak kürkü deriyi severim. Yanlış anlaşılmasın. Hiç bir hayvanın doğal giysisinde gözüm yoktur. sahteleri neyime yetmiyor. Denk geldikçe stok yapıyorum sadece. İşte bu da çıkarıp çıkarıp okşadığım kumaşlardan biri.